1878 Berlin Antlaşması sonucunda umduğunu bulamayan Bulgaristan bağımsızlığını kazandıktan sonra Balkanlar'da etkin bir politika izlemeye başlamıştı. Bosna-Hersek'in bağlanması ise Sırbistan'ı aynı yönde bir politika izlemeye itti.
1912 yılında bu iki devletin faaliyetlerinin çatışmaması için Rusya, Bulgaristan ve Sırbistan arasında arabuluculuk ve düzenleyicilik yapmaya başladı. Bunun sonucu olarak Osmanlı Devleti'ne karşı kurduklari ittifaka Yunanistan ve Karadağ da katıldı.
Yine 1912 yılında İngiltere’yle Rusya Tallin'de gizli bir anlaşma yaparak, Rusya'ya İstanbul ve Boğazlar üzerinde serbestçe dolaşma hakkı tanıdı. Osmanlı Devleti'nin Balkanlardaki rakipleri olan Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ, Rusya'nın aracılığıyla aralarında anlaştılar ve, Türkleri Balkanlardan atmak istediler. Trablusgarp Savaşı da onları cesaretlendirmişti çünkü Osmanlı’nın alt edilmesinin pek de zor olmadığını ve birlikte oluşturacakları gücün bunu kolayca başarabileceğini düşünüyorlardı. Balkan Ulusları, Osmanlı Devleti'nden, Makedonya'da ıslahat yapmasını istediler. Osmanlı tarafından bu istekleri reddedilince Karadağ Osmanlı'ya karşı savaş ilan etti ve ittifak üyesi devletlerin savaş ilanları da birbiri ardına geldi. Osmanlı Devleti, Rumeli'de bir tehlike görmediğinden buradaki askerlerin bir bölümünü terhis etmiş, kuvvetlerini Doğu ve Batı Ordusu diye iki gruba ayırmıştı. Osmanlı birlikleri Bulgar, Yunan ve Sırp taarruzları karşısında ağır kayıplar verdi. Parti çekişmeleri nedeniyle komutanlar arasındaki yasanan anlaşmazlıklar, silah, yiyecek, araç-gereç gibi konularda eksikliklerin olması, Osmanlı Ordusu'nun cephelerde yenilmesinin başlıca nedenleriydi.
Bunun üzerine Bulgarlar, Çatalca'ya kadar gelerek, İstanbul'u tehdit etmeye başladılar. Sırp, Karadağ, Yunanlılar, Makedonya'yı tamamen işgal ettiler. Durumdan yararlanan Arnavutluk, bağımsızlığını ilan etti. Yunanlılar, İmroz (Gökçeada) ve Bozcaada ve dışındaki adaları işgal etti.
Taraflar arasında savaşı bitiren anlaşma 1913 yılı Mayıs ayında Londra'da imzalandı. Londra Antlaşması'na göre: Arnavutluk bağımsızlığını kazandı, Girit Adası Yunanistan'a verildi, Osmanlı Devleti'nin Trakya sınırı Edirne'yi dışarıda bırakacak şekilde Midye-Enez hattı olmasına karar verildi.
1912 yılında bu iki devletin faaliyetlerinin çatışmaması için Rusya, Bulgaristan ve Sırbistan arasında arabuluculuk ve düzenleyicilik yapmaya başladı. Bunun sonucu olarak Osmanlı Devleti'ne karşı kurduklari ittifaka Yunanistan ve Karadağ da katıldı.
Yine 1912 yılında İngiltere’yle Rusya Tallin'de gizli bir anlaşma yaparak, Rusya'ya İstanbul ve Boğazlar üzerinde serbestçe dolaşma hakkı tanıdı. Osmanlı Devleti'nin Balkanlardaki rakipleri olan Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ, Rusya'nın aracılığıyla aralarında anlaştılar ve, Türkleri Balkanlardan atmak istediler. Trablusgarp Savaşı da onları cesaretlendirmişti çünkü Osmanlı’nın alt edilmesinin pek de zor olmadığını ve birlikte oluşturacakları gücün bunu kolayca başarabileceğini düşünüyorlardı. Balkan Ulusları, Osmanlı Devleti'nden, Makedonya'da ıslahat yapmasını istediler. Osmanlı tarafından bu istekleri reddedilince Karadağ Osmanlı'ya karşı savaş ilan etti ve ittifak üyesi devletlerin savaş ilanları da birbiri ardına geldi. Osmanlı Devleti, Rumeli'de bir tehlike görmediğinden buradaki askerlerin bir bölümünü terhis etmiş, kuvvetlerini Doğu ve Batı Ordusu diye iki gruba ayırmıştı. Osmanlı birlikleri Bulgar, Yunan ve Sırp taarruzları karşısında ağır kayıplar verdi. Parti çekişmeleri nedeniyle komutanlar arasındaki yasanan anlaşmazlıklar, silah, yiyecek, araç-gereç gibi konularda eksikliklerin olması, Osmanlı Ordusu'nun cephelerde yenilmesinin başlıca nedenleriydi.
Bunun üzerine Bulgarlar, Çatalca'ya kadar gelerek, İstanbul'u tehdit etmeye başladılar. Sırp, Karadağ, Yunanlılar, Makedonya'yı tamamen işgal ettiler. Durumdan yararlanan Arnavutluk, bağımsızlığını ilan etti. Yunanlılar, İmroz (Gökçeada) ve Bozcaada ve dışındaki adaları işgal etti.
Taraflar arasında savaşı bitiren anlaşma 1913 yılı Mayıs ayında Londra'da imzalandı. Londra Antlaşması'na göre: Arnavutluk bağımsızlığını kazandı, Girit Adası Yunanistan'a verildi, Osmanlı Devleti'nin Trakya sınırı Edirne'yi dışarıda bırakacak şekilde Midye-Enez hattı olmasına karar verildi.