1890 yılında, İtalyan başkanı Francesco Cipri'nin, İngiliz lordu Robert-Gascoyne Cecil’e yazdığı özel bir mektupta, Trablusgarp'la ilgilendiklerini belirtmişti. Lakin Crispi 1891 yılında başkanlıktan inince, İtalya’nın Trablusgarp planları da rafa kalkmış oldu ve savaş 20 yıl bekledi. 1898 yılında İngiltere ve Fransa arasında, Kuzey Afrika'daki sömürgelerin paylaşımı yüzünden çıkan Fasoda Buhranı sonucunda Kuzey Afrika Kıtası’nın paylaşımı yapıldı ve bu paylaşım sonucunda Trablusgarp da İtalya'ya bırakıldı.
1902 yılından itibaren İtalya, Trablusgarp üzerinde barışçıl bir işgal politikası uygulamaya başladı. İtalya uyguladığı politikayi sürdürmek gayesiyle Roma Bankası'nın maddi desteğini de alarak ekonomik ve ticari alanlarda bir takım girişimler başlattı. Bu sayede kurulan fabrikaların ve diğer işyerlerinin,gerekli şartlarda, silahlı , İtalya'nın Trablusgarp'taki bütün ekonomik kapitülasyonlarını sonlandırarak sonunda tehlikenin önünü kesmeyi başardı. Kapitülasyonların kalkmasının ardından ortaya çıkan büyük mali çöküntü sonucunda, hissedara alacaklarının ödenebilmesi için, Roma Bankası, İngiliz ve Alman finansörlerle görüşmeye başladı. Tüm bunlar yaşanırken de Almanya, İttifak Devletleri grubunda beraber olduğu İtalya'nın Trablusgarp'a sahip olmasını Kuzey Afrika’da olan Trablusgarp’ı ileride kullanabileceği önemli bir yer olarak gördüğünden hiç ama hiç istemiyordu. İtalyanlar, 19. yüzyılın sonlarına doğru, günümüzde Libya olarak geçen Kuzey Afrika'daki Trablusgarp ve Bingazi'yi ele geçirmeyi planladılar. O dönem İngilizler Mısır'a, Fransızlar da Tunus'a hakim olmuştu ve de İtalya da gözünü Trablusgarp'a dikmişti. İtalyanlar, İngilizler ve Fransızlarla yaptıklari gizli ve açık anlaşmalar sonucunda Trablusgarp'ı işgal onayını aldılar. İşgal onayını almalarının ardından 29 Eylül 1911'de İtalya Osmanlı Devleti'ne karşı savaş ilan etti.
Trablusgarp Savaşı sonucunda İsviçre’de Uşi Antlaşması imzalandı. Bu antlaşmaya göre: Osmanlı İmparatorluğu, Trablusgarp ve Bingazi'deki kuvvetlerini çekecekti ve bu bölgeler İtalya'ya bırakacakılacaktı, Osmanlı İmparatorluğu, Trablusgarp'taki Müslümanların haklarını koruyacaktı, İtalya Krallığı, geçici olarak almış olduğu On İki Ada'yı Osmanlı İmparatorluğu'na geri verecekti. Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu, Balkan Savaşları’nda Yunanistan’a kaybedebileceğinden şüphelendiği on iki adayı da savaştan sonra geri almak şartıyla İtalya’ya verdi. Ancak Balkan Savaşları bitmesine rağmen İtalya adaları kendi topraklarına kattığını ilan etti. Osmanlı bu savaş sonucunda Kuzey Afrika’daki son topraklarını da kaybetmiş oldu. Savaş sonucunda Osmanlı İmparatorluğu ve Yunanlar arasında yıllarca sorunlar yaratacak olan adalar sorunu başladı. Ayrıca ileriki yıllarda Türkiye ve Yunanistan arasında sıkça sürtüşmelere neden olacak olan adalar sorunu da başlamıştı. İtalya'da ise savaş, İtalyan Milliyetçiliği'nin gelişimine katkıda bulundu ve 1922 yılında, diktatör Benito Mussolini'nin iktidara gelişini kolaylaştırdı.
1902 yılından itibaren İtalya, Trablusgarp üzerinde barışçıl bir işgal politikası uygulamaya başladı. İtalya uyguladığı politikayi sürdürmek gayesiyle Roma Bankası'nın maddi desteğini de alarak ekonomik ve ticari alanlarda bir takım girişimler başlattı. Bu sayede kurulan fabrikaların ve diğer işyerlerinin,gerekli şartlarda, silahlı , İtalya'nın Trablusgarp'taki bütün ekonomik kapitülasyonlarını sonlandırarak sonunda tehlikenin önünü kesmeyi başardı. Kapitülasyonların kalkmasının ardından ortaya çıkan büyük mali çöküntü sonucunda, hissedara alacaklarının ödenebilmesi için, Roma Bankası, İngiliz ve Alman finansörlerle görüşmeye başladı. Tüm bunlar yaşanırken de Almanya, İttifak Devletleri grubunda beraber olduğu İtalya'nın Trablusgarp'a sahip olmasını Kuzey Afrika’da olan Trablusgarp’ı ileride kullanabileceği önemli bir yer olarak gördüğünden hiç ama hiç istemiyordu. İtalyanlar, 19. yüzyılın sonlarına doğru, günümüzde Libya olarak geçen Kuzey Afrika'daki Trablusgarp ve Bingazi'yi ele geçirmeyi planladılar. O dönem İngilizler Mısır'a, Fransızlar da Tunus'a hakim olmuştu ve de İtalya da gözünü Trablusgarp'a dikmişti. İtalyanlar, İngilizler ve Fransızlarla yaptıklari gizli ve açık anlaşmalar sonucunda Trablusgarp'ı işgal onayını aldılar. İşgal onayını almalarının ardından 29 Eylül 1911'de İtalya Osmanlı Devleti'ne karşı savaş ilan etti.
Trablusgarp Savaşı sonucunda İsviçre’de Uşi Antlaşması imzalandı. Bu antlaşmaya göre: Osmanlı İmparatorluğu, Trablusgarp ve Bingazi'deki kuvvetlerini çekecekti ve bu bölgeler İtalya'ya bırakacakılacaktı, Osmanlı İmparatorluğu, Trablusgarp'taki Müslümanların haklarını koruyacaktı, İtalya Krallığı, geçici olarak almış olduğu On İki Ada'yı Osmanlı İmparatorluğu'na geri verecekti. Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu, Balkan Savaşları’nda Yunanistan’a kaybedebileceğinden şüphelendiği on iki adayı da savaştan sonra geri almak şartıyla İtalya’ya verdi. Ancak Balkan Savaşları bitmesine rağmen İtalya adaları kendi topraklarına kattığını ilan etti. Osmanlı bu savaş sonucunda Kuzey Afrika’daki son topraklarını da kaybetmiş oldu. Savaş sonucunda Osmanlı İmparatorluğu ve Yunanlar arasında yıllarca sorunlar yaratacak olan adalar sorunu başladı. Ayrıca ileriki yıllarda Türkiye ve Yunanistan arasında sıkça sürtüşmelere neden olacak olan adalar sorunu da başlamıştı. İtalya'da ise savaş, İtalyan Milliyetçiliği'nin gelişimine katkıda bulundu ve 1922 yılında, diktatör Benito Mussolini'nin iktidara gelişini kolaylaştırdı.